Kaydırma fotoğrafçılığı nedir?

Kaydırma fotoğrafçılığında, hareket halindeki nesneler hareketsiz bir karede dondurulur. Fotoğraf makinenizi kaydırma yöntemlerini, kullanmanız gereken enstantane hızını ve çekimlerinize aksiyon eklemenin diğer yollarını keşfedin.

Sokakta motosiklet süren çiftin siyah beyaz çekilmiş kaydırma fotoğrafı.

Bulanık arka plan üzerinde hareketli bir özneyi yakalama.

Fotoğraf makinesinde hareketi yakalamak inanılmaz derecede zor olabilir ancak hareketli bir öznenin, çekim sırasında fotoğraf makinesiyle yatay olarak takip edildiği kaydırma tekniği, başarılı bir şekilde uygulanırsa fotoğrafa dinamizm katar. Kaydırma fotoğrafçılığıyla, fotoğrafa bakan kişiye bir arabanın pistte süratle yarıştığı, bir atın bitiş çizgisine yaklaştığı veya bir koşucunun yarışın son ayağında hızla ilerlerken tüm gücünü kullandığı gösterilir.

 

Fotoğrafçı ve yazar Jeff Carlson, "Öznenin hareketini fotoğrafa yansıtmak için öznenizin odakta olmasını ve sahnenin geri kalanının bulanık olmasını sağlamanız gerekir." diyor ve kaydırma tekniğinde fotoğrafçının her defasında alması gereken bazı kararlar olduğunu belirtiyor. Fotoğrafçının odakta neyin olduğuna, neyin olmadığına ve bakan kişinin dikkatinin nereye yönlendirileceğine karar vermesi gerekiyor.

 

Hareket algısıyla bir hikaye anlatın.

Fotoğrafçılar, fotoğraf makinelerinin ilk günlerinden bu yana hareketi yakalamaya çalışmıştır. Ancak denemelerinin çoğu, hareketi dondurmakla ve insan gözünün fark edemeyeceği kadar kısa bir anı göstermekle sınırlı kaldı. "Hareketi dondurma tekniğinin kökeni, fotoğrafçılık tarihinin başlangıcına dayanıyor." diyor fotoğrafçı ve eğitmen Ben Long. "Eminim, Eadweard Muybridge'in Leland Stanford koşusundaki bir atı çektiği ünlü fotoğraflarını biliyorsunuzdur. Söylentilere göre, bunu iddia üzerine yapmış." Muybridge, dört nala koşan bir atın dört ayağının da aynı anda yerden yükselip yükselmediğini görmek istemişti. Fotoğraf makinesi ise bunu kanıtladı.

Atlar ve jokeylerin at yarışında çekilmiş bulanık hareketli görüntüsü.

İnsan gözünün gördüğü hareketler genellikle net değildir. Koşan bir atın düzenli ve net fotoğrafları gibi görünmezler. Hareket titrer, bulanıklaşır ve keskin bir belirginlik sunmaz. Bir fotoğrafçı, hareketi insan gözünün gördüğü şekilde göstermek istiyorsa hareketi zamanda dondurmak dışında bir şey yapmak zorundadır.

 

Diğer görsel medya türleri, hareketsiz karelerde hareketi göstermenin yollarını zaten buldu. Örneğin çizgi romanlarda, özellikle hızlı hareket eden bir karakterin çevresinde veya arkasında hareket çizgileri çizme geleneği vardır. Superman'in uçtuğuna sadece gökyüzünde olduğu için değil, aynı zamanda arkasında çizilmiş keskin çizgiler sayesinde inanırız. Bunlar, Superman'in namludan çıkmış bir mermiden bile daha hızlı olduğunu gösterir.

 

Kaydırma fotoğrafçılığı, fotoğrafçıların hareketin bulanıklık efektini yakalama yöntemidir. Kaydırma tekniğinin hikaye ve anlatı oluşturması gerektiğini vurgulayan Long, "Kaydırma fotoğrafçılığının amacı duyguyu yansıtmaktır." diyor. Bu nedenle, kaydırma çekimlerinin çoğu, çizgi roman sayfalarından fırlamış gibi görünür: Odaktaki tek bir özne görsel dikkati üzerine çeker, etrafındaki dünya ise hareket çizgilerine dönüşür.

Sokaktaki kaykaycı ayakkabılarıyla kaykayın hareket bulanıklığıyla yakından çekilmiş fotoğrafı.

"Hikayenizi, çekmekte olduğunuz diğer görüntülerle birleştirerek anlatabildiğinizde gerçekten güzel sonuçlar alırsınız." diyor editoryal fotoğrafçı Grace Rivera. "Kaliforniya kıyısında motosiklet süren bir çiftin editoryal fotoğrafını çektiğinizde portreler ve hareketsiz fotoğraflardan oluşan bir albüm elde edersiniz. İki sevgilinin sahilde gezintiye çıktığını anlatırken kaydırma fotoğrafçılığını kullanarak hareket ve akıcılığı göstermek, bu anlatıya katkıda bulunur."

 

Kaydırma tekniği en iyi şekilde uygulandığında, fotoğrafa bakan kişinin heyecan verici bir şey gördüğünü hissetmesini sağlayabilir. Bu teknik, fotoğraf makinelerinin sahadaki hareketlerin enerjik bulanıklığını yakalamak için önceden kurulabildiği basketbol gibi sporlar için özellikle uygundur.

 

Hareketli nesneleri yakalamak için fotoğraf makinesini hareket ettirme.

Kaydırma hareketi yalnızca göstermekle kalmayan, aynı zamanda bunu görüntünün bir parçası haline getiren bir fotoğrafçılık türüdür. "İsminden de anlaşılacağı üzere kaydırma, yana doğru hareket ederek yapılır." diyor Carlson. Ayrıca, fotoğrafın yanal hareketinin ve konumlandırılmasının, fotoğrafçılıkta kaydırma ile bütünleşmiş bulanık ve hareket odaklı efektin sorumlusu olduğunu belirtiyor. Kaydırma, genellikle yanal yöndedir. Yukarı aşağı veya doğrudan ileri hareket, aynı bulanık hareket izlenimini vermeyecektir.

Bulanık manzaranın kaydırma fotoğrafçılığıyla çekilmiş fotoğrafı.

Görüntü: Julieanne Most

Carlson, "Birisi size doğru geldiğinde açı nedeniyle bulanıklık efektini göremezsiniz." diyor ve ekliyor: "Görüntüyü, öznenin yanınızdan geçeceği şekilde ayarlamanız gerekir. Alternatif olarak özneyle aynı hızda hareket etmeniz de işe yarar ancak bunun kurulumu daha zordur."

 

Stabilite, kaydırma fotoğrafçılığının en önemli noktalarından biridir. Tripod, fotoğraf makinesini titretmeden ve kolay bir şekilde sola ve sağa hareket ettirmenizi sağlayarak istediğiniz yanal hareketi sağlar ve istemediğiniz dikey hareketi engeller. Kaydırma tekniğini fotoğraf makinesini tutarak uygulamak mümkün olsa da bunun için deneyim ve özel ekipmanlar gerekir. Bu çekimlere yeni başlaysanız tripod kullanmanız önerilir.

Ön planda tripod ile sokaktaki araç farlarının ve arka lambalarının uzun pozlamalı fotoğrafı.

Kaydırma fotoğrafçılarının araç kitlerinde uygun lensler bulunmalıdır. "Uzun bir lensle özneyi kadrajdan çıkarmadan takip etme becerisi, geliştirmesi uzun süren bir beceri olabilir." diyor Long. "Ancak bunu başarmanıza yardımcı olabilecek araçlar var. Zum lens kullanıyorsanız başlangıçta daha geniş bir çekim yapın. Uzun lenslerle çalışırken, içinde sallantı ve titreşimi azaltmak üzere tasarlanmış optik mekanizmalar olan stabil lensler işinizi kolaylaştırabilir. Ayrıca bazı lenslerde yalnızca kaydırmaya yönelik tasarlanmış stabilizörler bulunur."

 

Başarılı aksiyon fotoğrafçılığı için kaydırma çekimlerini kullanma.

Fotoğraf makineleri genellikle aksiyon fotoğrafçılığına yönelik değil, hareketsiz nesne fotoğrafçılığı için tasarlanır ve programlanır. Fotoğrafçıların, hedefledikleri dinamizm görünümünü elde etmek için ekipmanlarını "kandırması" gerekir.

 

Carlson kaydırma tekniği hakkında şunları söylüyor: "Fotoğraf makinenizle mücadele edeceksiniz. Fotoğraf makineniz her şeyi odakta ve mükemmel ışıkla çekmek ister. Bunun için tasarlanmıştır. Bunu önlemek için bazı adımları atlamanız gerekir."

 

İyi bir kaydırma çekimi için yaklaşık 1/30 ile 1/80 saniye arasında düşük enstantane hızı gerekir. Bizim açımızdan uzun bir süre olmasa da ekipmanlar için büyük bir fark yaratır. Bu, sensörü daha uzun süre ışığa maruz bırakır. Ayrıca hareket eden bir fotoğraf makinesine hareketi yakalaması için zaman verir.

 

"İyi bir hareket bulanıklığı elde etmek için perdenin daha uzun süre açık olması gerekir."

İyi bir kaydırma çekimi için fotoğraf makinesi, özneyle aynı hızda olmalı ve aynı şekilde hareket etmelidir. İyi bir hareket bulanıklığı elde etmek için perdenin daha uzun süre açık olması gerekir. Carlson ayrıca otomatik odaklama kullanmayı önerir. Özellikle spor çekimlerinde özneler genellikle düzensiz veya öngörülemeyen şekilde hareket eder. Otomatik odaklamayı kullanmak, bir fotoğrafçının özneleri yanlarından geçerken yakalamasını sağlar. Ayrıca ideal olarak özneler hareketli bir arka planın önünde net görünür.

Photoshop'ta hareket bulanıklaştırma araçları vurgulanmış olarak düzenlenen bir arazi motosikleti ve sürücüsünün kaydırma fotoğrafı.

İstediğiniz bulanıklığı fotoğraf makinesinde tam olarak yakalayamadıysanız bulanıklığı post prodüksiyonda da ekleyerek fotoğrafın aksiyonunu ve odağını geliştirebilirsiniz.

 

Gözünüzü hareketli özneleri yakalamaya alıştırma.

Kaydırma fotoğrafçılığı hem teknik hem de sanatsal açıdan zordur. "Hiçbir şeyin odakta olmadığı sayısız fotoğraf görmeye hazır olun." diyor Carlson. Rivera, kaydırma tekniğine giriş yapmak isteyen fotoğrafçıların çalışmaya basit bir şeyle başlamasını öneriyor.

Sokakta bisiklet süren birinin bulanık arka planlı fotoğrafı.

"Bisikletçilerin fotoğrafını çekerek alıştırma yapabilirsiniz." diyor ve ekliyor: "Bisiklete binen bir arkadaşınızı bulun ve sokakta birkaç açıyı deneyin. Böylece birkaç farklı şekilde alıştırma yapabilirsiniz." Rivera, kaydırma tekniği alıştırmaları yapan fotoğrafçıların eninde sonunda, aynı hızdan giden bir kamyonetin arkasından motosikletin fotoğrafını çekmek gibi daha gelişmiş teknikleri uygulayabileceğini söylüyor.


Rivera ayrıca, kaydırma tekniğiyle çekilen bazı fotoğrafların sadece çekmiş olmak için çekilmiş veya sahte bir his yaratan görüntüler olabildiğini belirtiyor. "Banal ile gerçekten ustaca çekilmiş görüntüler arasında çok ince bir denge var." diyor. Ancak kaydırma tekniği başarıyla uygulandığında, fotoğraflarınıza hikaye ve heyecan katan dinamik bir hareket yakalayabilirsiniz.

Katkıda bulunanlar

Adobe Photoshop Lightroom ile daha fazlasını yapın.

Lightroom hazır ayarları, Süper Çözünürlük ile fotoğraflarınızı kolayca düzenleyin, dilediğiniz aygıttan kolayca fotoğraf paylaşın ve bulut fotoğraf depolama yönetimi ile projelerinize dilediğiniz yerden erişin.

Bunlar da ilginizi çekebilir…

Sahnede performans sergileyen bale dansçıları - Enstantane hızı fotoğrafçılığı | Adobe

Enstantane hızını anlamak.

Enstantane hızını ayarlamanın net çekimler elde etmenize veya hareketli anları yakalamanıza nasıl yardımcı olabileceğini keşfedin.

Su kıyısında üzerinde beyaz bir köpek - Odak uzaklığıyla ilgili ipuçları | Adobe

Odak uzaklığını anlamak.

Her fotoğraf için ideal odak uzaklığını seçmenin yollarını keşfedin.

Gece şehir siluetinin bokeh fotoğrafı.

Fotoğraflarınıza bokeh arka planları nasıl eklenir?

Fotoğraflarınıza çarpıcı bir görünüm kazandırabilecek güzel bulanıklık efekti hakkında daha fazla bilgi edinin.

Gece Japon şehri - Gece fotoğrafçılığına dair ipuçları | Adobe

Gece Fotoğrafçılığı.
Başarılı gece fotoğrafçılığı için bu ipuçları sayesinde düşük ışık, düşük kaliteye eşit olmak zorunda değildir.